Devamı gelsin (Hakan Yavuz)

Maçın başını hücum da çoğunlukla kısaların post up-ları ile oynamak üzerine kurgulayan Fenerbahçe Beko bu seçiminde çok başarılı oldu. Bu hücum şekli rakibin faul sayısının kısa sürede artmasını sağlarken aynı zamanda Zenith'in kısa şutörlerinin hücumda ritme girmesini engelledi ki bu tedirginlik maç sonuna kadar sürdü (8/31 üçlük yüzdeleri). Rakip ilk yarı boyunca bu post up'lara herhangi bir çözüm getirmedi, getiremedi. Buna karşın temsilcimizin savunmada topun pas veya penetre ile her dibe girişinde yaptığı ikili sıkıştırmalar ve yardım savunmaları çok etkili idi. İlk çeyrek uzun bir beş ile maça başlayan sarı lacivertliler ikinci çeyrek uzun olarak bir tek Barthel ve dört kısa ile başladı. Hücumda doğru seçimler yaparak ilk on dakikadaki farkın üzerine koyarak devreyi 32/45 önde bitirdiler.

Haklı olarak üçüncü çeyreğe maça başladığı beş ile başlayan Kokoskov aynı hücum sistemi ile oynamak istedi. Belli ki devre arasında bunu tahmin eden rakip önlemini almıştı. Post up'lara yukarıyı kapatıp dip çizgiyi açtı ve her dönüşe yardım getirdi (0/3). Bu sorun teknik olarak bir, iki pas ile yani içeri dışarı oynayarak çözülebilecekken coach oyuncu değişikliklerine gitti. Halbuki rakibin en zayıf noktası orası idi. Tabii ki bütün maçı tek bir hücum şekli ile oynayamazsınız. Ama doğru bir hücum sistemi rakip tarafından engellendiğinde onun devamı versiyonlarının devreye sokulması gerekebilir. Fakat o hücum şeklinden çabuk vaz geçildi diye düşünüyorum. Yapılan rotasyonlar ile sorunu çözemeyen temsilcimiz rakibine yakalandı ve geri düştü. Hatta bu çeyrek kullanılan iki molada çare olmadı. İlk iki çeyrek toplam sekiz, dokuz rotasyonla oynayan Fenerbahçe Beko sırf bu çeyrek daha fazlasını yaptı. Yanlış şut seçimleri ve dengesiz atışlar hücumda göze çarpan hatalardı. Gerek geçtiğimiz maçlarda, gerekse bu maçın başından itibaren verilen savunma ribauntları bu çeyrek had safhaya çıktı. Bence bunun iki nedeni var. İlk devre genelde yardım dan veya yardımın yardımından doğan ve diplere yapılan ikili sıkıştırmalar neticesinde ters taraf ribauntlarını verdiler. Ancak üçüncü ve dördüncü çeyreklerde verilen ribauntlar ise hücum oyuncularının dışarıdan koşarak girdikleri pozisyonlarda savunmacıların yüz yüze değil de sırtları ile box out yapmak istemeleri sayıyı arttırdı (19 hr).

Berabere girilen son çeyrek Barthel, Vesely ve Ali Muhammed hücum tarafında çok önemli katkı verirken temsilcimiz takım savunmasını hep birlikte ve üst seviyede yaparak kazandılar. (Savunma ribauntları hariç. Onu da rakibe 16 top kaybı yaptırarak kapadılar). Rakip 83 deneme, temsilcimiz 71 deneme yapmış. Ancak daha çok atanın değil daha yüzdeli sokanın kazanacağı bir spor dalı basketbol. Ve bu nedenle maçın kazanılmasındaki önemli istatistiklerden biri de Fenerbahçe Beko adına üçlük yüzdesindeki farktı.

Kötü gidişe önemli bir deplasman galibiyeti ile dur diyen Fenerbahçe Beko dan beklentimiz her zaman devam edecektir ve etmelidir.

Bir ayrıntı: Hava atışı sırasında hakemlerden biri yanlış yerde durduğunda baş hakem tarafından ikaz edildi. EL'de olması ilgimi çekti.

Sağlıkla kalın...

Devamı gelsin (Hakan Yavuz)

Paylaş

Yorumlar Okunma: 2861