Fenerbahçe'de yenilgi serisi 4 maça çıktı (Doruk Sözen)

İSTATİSTİK:

Euroleague 11. Hafta karşılaşmasında Fenerbahçe Beko sahasında Valencia’ya 90-86’lık skorla mağlup oldu. Bu sezon ikinci defa 80 sayının üstüne çıkabilen temsilcimiz ilk defa bu istatistiği tutturduğu bir maçtan mağlup ayrılmış oldu. Ayrıca Fenerbahçe’nin son 4 haftada 3 kez potasında 90 veya üstünde sayı görmesi savunmasındaki devasa sıkıntıları gözler önüne serdi. İkili oyun savunmasında maç boyunca sorun yaşayan ev sahibi ekip, topsuz alandaki perde çıkışlarına da reaksiyon göstermekte neredeyse hep geç kaldı. Uzun bir aradan sonra çift hanelerde üçlük isabeti kaydetmesine ve bunu %48 3FG ile yapmasına rağmen rakibinin ana hücum silahlarına bir önlem almamış olan Fenerbahçe yine sahadan mağlup ayrıldı. Buradaki en önemli sıkıntı Fenerbahçe’nin rakiplerinin biz atarak bu maçı alabiliriz diyebileceği bir takıma dönüşüyor olması. Ayrıca De Colo’nun yokluğunda maç sonunda sorumluluk alacak bir oyuncuyu hala bulamamış olması da bu maçın kaybedilmesindeki en büyük etmenlerden biriydi.

Hücum tarafında kötü yaptığı şeyleri (top kaybı, topsuz hareketlilik, Vesely’nin olmadığı bölümlerde uzunların pas trafiğini aksatması) bu maç özelinde çözmüş gibi gözüken Fenerbahçe’nin, savunma anlamında daha önünde kat etmesi gereken çok yol olduğu oldukça açık. Fakat özellikle Barthel’in 5 numara oynadığı bölümdeki pas trafiğine katkısı ve üçlük atışlarda isabet bularak kısalara alan açmaya başlaması ilerisi için umut verdi.

Maça Valencia tam saha baskıyla başlayarak bu sene Fener’in en önemli problemlerinden biri olan kısaların baskıya karşı oyun kuramamasını kendi lehine değerlendirmek istedi. Fakat bunun üzerine Vesley’i yarı sahaya yerleştirip baskıyı pasla geçen temsilcimiz bununla ilgili bir sıkıntı yaşamadı. Konuk ekibin hücumda iki ana planı vardı, Van Rossom’un ikili oyunlar üzerinden üretmesi ve Kalinic’in sırtı dönük oyunları. Ev sahibi ise Vesely’i serbest atış çizgisine yerleştirip üçgeni kurabildiği her hücumda rakibinin düzenini bozup köşe üçlüklerini de bulmayı başardı. Televizyon molasına girilirken oyundaki denge skora da yansımış durumdaydı. (11-10, Valencia önde) Moladan sonra ise savunma sertliği arttıran Fenerbahçe rakibini üst üste top kayıplarına zorladı. Bu bölümde Vesely’nin enerjisi ve Eddie’nin kendinden daha fizikli oyuncuların arkasında durabilmesi takdire şayandı. Yine de Valencia’dan ikinci şans sayıları gelince tabeladaki denge bozulmadı ve ilk çeyrek 17-16 ev sahibinin üstünlüğüyle tamamlandı.

İkinci periyota ise Pierre’in enerjisi damga vurdu. Hemen başında bulduğu köşe üçlüğüyle morallenen forvetin özellikle ribauntlara verdiği ekstra katkı Barthel’in 5 numara oynadığı bölümde çok kritikti. Temsilcimiz kısa beşe dönüp sahada 5 dış atıcıyla (Bobby, Pierre, Eddie, Brown, Barthel) tempoyu arttırma isteğine rakip takımdan da karşılık gelince seyir zevki iyice yükseldi. Bu beşi savunabilmek adına Valencia boyalı alanı boş bırakınca, Barthel’in kısa devrilmeler sonrasındaki pasları ve kısaların birebirleriyle Fenerbahçe bu açığı ince ince işledi. Konuk ekipte ise Dublijevic kendisine gelen ikili sıkıştırmaları zayıf tarafa topu aktarmakta gecikmeyerek cezalandırdı. 5. Dakikaya girilirken tabela 28-24 temsilcimizin lehineydi. Televizyon molasından sonra aynı beşle ritmini bulan Fenerbahçe, önce yayın dışından ısındı ardından da geçiş hücumu sayılarını repertuarına ekleyince farkı kısa sürede 9 sayıya kadar çıkardı. Valencia bu bölümden sonra Ahmet oyuna girince onun savunmada ağır kalmasından iki üst üste hücumda faydalanınca Kokoshkov vakit kaybetmeden Vesely’i oyuna aldı. Hem Van Rossom’un karşısında kalmakta zorlanan, hem de Dublijevic’in boyalı alandaki hareketliliğine karşılık veremeyen Ahmet ikinci çeyrekte Fenerbahçe adına aksayan tek oyuncuydu. İlk 20 dakikalık bölüme son noktayı koyan isim yaptığı estetik takip smacıyla Jan Vesely’i oldu. Farkı bu basketle ilk kez çift hanelere çıkaran temsilcimiz ilk yarıyı 43-33 önde kapattı. Pierre ve Bobby’nin 10’ar sayı atması ve toplam 5 ribaunt almaları belirleyici oldu. Ayrıca temsilcimiz top kayıplarını alışık olmadığımız şekilde minimalize etmeyi başardı. (5 top kaybı)

Üçüncü çeyreğe savunmada daha agresif başlayan ve her topa elini sokarak rakibinin düzenini bozan Fenerbahçe, diğer tarafta uygun şutlardan Ulanovas’la yararlanamayınca bu eforu boşa gitmiş oldu. Dublejevic de en sonunda devreye girip üçlüğü gönderince İspanyol ekibi 5-0’lık bir seriyle başlangıç yapıp Kokoshkov’a 2 dakika geçmeden molayı aldırdı. Fenerbahçe’nin özellikle son 4 maçtır kanayan yarası dış atışlar bu çeyrekte Valencia farkı kapatırken fazlasıyla baş ağrıttı. Valencia bu bölümde savunma direncini arttırmış olmasına rağmen temsilcimizin skor üretememesinin sebebi bu değildi. Soğukkanlı bir şekilde hücum edip, farklı oyunculara şut için uygun pozisyonu yaratmayı başaran Fenerbahçe bu atışların hiçbirisinde isabet kaydedemedi. Valencia ise doğru pick and roll’u seçip ısrarla çembere saldırınca serisini 10-0’a çıkardı ve skoru eşitledi. Pierre ve Bobby oyuna girdikten sonra onların enerjisiyle ileri tarafta toparlanan Fenerbahçe, ardından da ikinci çeyrekte farkı açtığı kısa beşe bu sefer Westerman’la birlikte döndü. Son bir dakikada Barthel ve Eddie’den gelen iki üçlükle istediğini alan ev sahibi ekip son çeyreğe de 5 sayılık üstünlükle başladı. (64-59) Yine de Valencia’nın köşeden 2 ve 3 numaralarının top taşıyıcısı olarak görev aldığı pick and rollere periyot boyunca hiçbir çözüm üretememesi çok büyük bir sorundu.

Dördüncü periyota da iyi başlayan taraf yine Valencia oldu. İlk önce serbest atışlarla yavaş yavaş farkı kapatan konuk ekip ardından da Prepelic’in üçlüğüyle öne geçti. Kokoshkov da bunun üzerine maçta ikinci defa 2 dakika geçmeden molasını kullanmak zorunda kaldı. Fakat bu Prepelic’i soğutmaya yetmedi. Valencia hep Prepelic’e ikili perdeleme getirdiği oyuna oynamasına rağmen Brown hepsinde el göstermekte geç kalınca, şutör guard üst üste 3. Üçlüğünü potaya gönderdi. Fenerbahçe ise oyun planından uzaklaşmış olsa da Bobby’nin bitiriciliği ve Brown’ın topu iyi yönlendirmesi sayesinde başlangıçtaki 5 sayılık avantajının da yardımıyla geri düşmedi. Son 3 dakikaya girilirken tabela 78-78’i gösteriyordu. Bu dakikadan sonra Brown ilk önce uygun pozisyonda turnikeyi kaçırıp sonra da Van Rossom’u savunmayı unutunca bitime 1 dakika 15 saniye kala fark 5’e yükseldi. (84-79) Sonraki hücumda Barthel ters eşleşmede çok iyi pozisyon alınca faulü yaptırdı farkı 3’e düşürdü. Fakat Van Rossom bu sefer de orta mesafede bomboştu ve cezayı kesti. (86-81, bitime 51 saniye) Molada Eddie’ye bir köşe oyunu hazırlayan temsilcimiz bundan eli boş ayrıldı. Savunmada rakibini iyi karşılayıp ribaundu da aldıktan sonra Brown bu sefer geçiş hücumunda turnikeyi sayıya çevirdi. (86-83) Ama bitime 21 saniye kalmıştı. Bu dakikadan sonra topu Van Rossom’un eline başarıyla teslim eden Valencia, tecrübeli oyuncusu çizgide hata yapmayınca deplasman galibiyetini hanesine yazdırdı. (90-86) Femerbahçe ise üst üste dördüncü kez kaybetti.

Öne Çıkanlar:

Fenerbahçe:

Pierre: 18 sayı, 5 ribaunt, Barthel: 14 sayı 6 ribaunt, 4 asist, Bobby: 16 sayı, 5 ribaunt, 5 asist, Brown: 15 sayı, 5 asist, Vesely: 10 sayı, 4 ribaunt, 4 asist

Valencia:

Van Rossom: 20 sayı, 5 asist, Williams: 13 sayı, Prepelic: 13 sayı, Dubljevic: 11 sayı, 8 ribaunt

Fenerbahçe'de yenilgi serisi 4 maça çıktı (Doruk Sözen)

Paylaş

Yorumlar Okunma: 1797